Van İl Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır, bölgenin öğretmenlerce bir deneme tahtası olarak görüldüğünü belirterek, ''Bölgemiz öğretmenler için bir deneme tahtası, bir deney yeridir. Öğretmenlerimiz tam Van'da öğretmenliği öğrendiği sırada batı illerine gidiyor” dedi.

Van Valiliği, Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ), Milli Eğitim Müdürlüğü ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) ortaklığıyla Çitören köyündeki YYÜ Eğitim Bilimleri Fakültesi’nde yapılan 'Van Eğitim Sorunları Çalıştayı', saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Burada bir konuşma yapan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, Türkiye'de üniversitelerin kendilerini toplumdan soyutlama anlayışından hızla sıyrılıp toplumsal ve yerel sorunlara duyarlı, her alanda toplumla işbirliği ve dayanışma içinde hareket eden bir anlayışa doğru çevrildiğini belirtti. Battal, ''Bizde üniversite olarak bu anlayış ve sorumluluk bilinciyle hareket etmeyi ve her alanda ilgili kurumlarla ve çevreyle işbirliği yapmayı önemsiyoruz.

Bu konuda bize gelecek her türlü işbirliği talebine açık olduğumuzu ve üniversite olarak elimizden gelen katkıyı sunacağımızı belirtmek isterim. Çalıştayda üniversite olarak Van özelinde eğitim sorunlarını farklı boyutları ile ele almayı amaçladık. Özellikle merkezi sınavlarda ilimizin başarı sıralamasındaki yerinin beklenen düzeyde olmadığı açıktır.

Bu durumun ortaya çıkmasında pek faktörün olduğu muhakkaktır. Bu nedenle sorunları değişik perspektiflerden ele almayı arzu ettik. Bu çerçevede eğitim sorunlarını eğitim yönetimi boyutu, eğitim denetimi ve rehberlik boyutu, öğretmen boyutu, sosyal, kültürel ve ekonomik boyutu, ölçme değerlendirme boyutu, eğitim ortamları ve donanım boyutu ve dil eğitimi boyutunda ele alarak eğitimin tüm paydaşlarının katılımıyla iki gün boyunca tartışacağız'' dedi.

İl Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır da, bölgenin öğretmenlerce bir deneme tahtası olarak görüldüğünü üzülerek gördüklerini belirterek, ''Bölgemiz öğretmenler için bir deneme tahtası, bir deney yeridir. Öğretmenlerimiz tam Van'da öğretmenliği öğrendiği sırada batı illerine gidiyor.

Bu bizim için çok büyük bir problem. Hem öğrenciler öğretmen değiştirmek zorunda kalıyor hem de mesleğini tam öğrenmeden bu bölgede hizmetini tamamlıyor. Son deprem sonrası yapılan öğretmen atamaları ile epey iyi bir duruma gelmiş olmamıza rağmen sürekli geçici öğretmenlerle eğitimi tamamladığımız herkesin malumudur.

Ayrıca nüfus artışı bizim için çok önemli problemlerden biridir. 1990 ile 2000 yılları arası Van'ın nüfusu 240 bin artmıştır. Bu olağanüstü, şehrin tamamını alt üst eden bir değişimdir'' ifadesini kullandı.

Orta öğretimde okullaşma oranının Van'da çok düşük olduğunu belirten Sayılır, bunun nedeninin il nüfusunun yüzde 51'i kadarının köylerde yaşaması ve buralarda imkanların kısıtlı olmasından kaynaklandığını belirterek, ''Yani yüzde 51 çocuğumuz köylerde, sağda solda olunca okullaşma önündeki problemler bu şekilde gerçekleşiyor. Yani köydeki vatandaşa yönelik hizmetleri de geliştirmemiz, buna göre düşünmemiz lazım.

Fakat bizim milli eğitim sisteminde 25 bin nüfusu olmayan yere lise ve orta öğretim kurumu açma imkanı vermiyor. Eğer nüfusu on bin ise, siz burada lise açamıyorsunuz. Ya bir şey çeviriyorsunuz ya da bir şeye uyduruyor öyle açıyoruz'' şeklinde konuştu.